Thursday, June 18, 2009

Maslak'ta Bir Plaza


kuru temizlemeden yeni çıkmış, çakı gibi ütülü takım elbisemle içeri girdim.. elbise çakı gibi de, içindeki o kadar dik durabiliyor mu çok emin değilim :)

kapıdan girerken fark yüzünüze çarpıyor adeta.. fazlasıyla abartılı güvenlik önlemlerine bakıyorum bunlar da nedir diye.. tamam, hastanelerde de vardır güvenlik önlemleri ama orda amaç hastaların sağlığını korumaktır.. buradaki ise tamamen size bir suçluymuşçasına davranan mekanik ve biraz da hümanik bir sistem..

danışmaya yaklaştım ve "falanca şirketle randevum var" dedim..

hemen telefona sarıldı ve “Timur Bey geldiler efendim” dedi, danışmadaki cici bayan..

sonra da, okey almış olsa gerek, “buyrun siz biraz oturun, ben sizi çağıracağım” dedi..

bu sırada plazaya giren çıkanları izlemeye başladım..

çalışanlar retina kontrolünden geçerek içeri giriyor.. benim gibi dışarıdan gelenlerin ise danışmadayken fotoğrafı çekiliyor ve bunun bir örneği yaka kartı olarak size veriliyor.. ve randevu aldığınız kişi okey dedikten sonra içeri girmenize izin veriliyor.. kiralık kasa dairesine iner gibiyim.. pardon bu sefer inmiyorum çıkıyorum.. sayısını hatırlamadığım asansörlerden biriyle..

derken iş görüşmesi başlıyor..

İKY Uzmanı gayet saygılı ve kurallara uygun hareket ediyor.. içeri girer girmez önündeki forma birşeyler not ediyor.. tahminim, görüşmeye zamanında geldiğimi ve yukarda bahsettiğim çakı gibi takım elbisemle presentable(!) olduğumu kaydediyor :)

görüşmeci son derece profesyonel.. masanın üzerinde, görüşmecinin hemen yanında daha önceden göndermiş olduğum bana ait CV gözüme ilişiyor.. ve sorular başlıyor..

sanırım bir insan için en zor olan şey, kendini olduğundan daha iyiymiş gibi gösterme çabası içine girmesi.. görüşme sırasında olabildiğince dürüst davransam da bazı yerlerde kendi kendime OHA! dediğim anlar da olmadı değil :)

galiba biz insanların doğasında var bu.. hep yukarda olma isteği.. ben böyleyim ben şöyleyim havası..

görüşmenin en sevdiğim kısmı “ben de seçici davranıyorum, her şirkete başvurmuyorum” dediğim andı :)

bilemiyorum, burada yanlış mı yaptım yoksa doğru mu, ama gerçek buydu.. eminim karşı taraf için fazlasıyla itici bir yaklaşım olmuştur..

ve eminim adam içinden,

“ya senin gibi kaç kişiyle görüşüyoruz haberin var mı?"

ya da

“sen kendini ne zannediyorsun?” demiştir..

napalım, aldığımız onca İnsan Kaynakları dersi bile içimizdeki o Yüksek Ben’i törpüleyememiş..

zararın neresinden dönersek kardır diyerek, ücret konusunda fazla abartmıyorum ve ayaklarımın yere bastığını hissediyorum çok şükür :)

görüşmenin sonunda Sevgili İKY Uzmanı, “Timur Bey bu pozisyon için 14 kişiyle görüşme yapacağız” dedi..

yani elemem gereken daha 13 kişi var sevgili okurlarım..

ve üstelik tekrardan görmeyi çok istediğim bir hatunla da görüşebilmiş değilim!

özetle, geçen haftaki İstanbul ziyaretim, bana yeni KGS kartımı deneme fırsatı vermesi dışında çok verimli geçmedi, üzgünüm !








*Mavi Tur planımız hazır.. ayrıntılar sonra..

2 comments:

Noni said...

Timurcum görüşmeden bir ses çıktı mı merak ettim?! Bu arada annemlerin yeni yazlığı, benim işlerim, ablamların buraya gelecek olmaları vesaire derken çok yoğun bir döneme denk geldi senin İst. seyahatin bir dahaki sefere telafi edelim ama! umarım iş görüşmenden senin için en hayırlısı neyse o haber çıkar, sevgiler...

Timur said...

Nonicim,
cevap bekliyorum..
yalnız yardımına ihtiyacım var, biraz da sen okuyup üfle bakalım :)

İstanbul'a gelirsem mutlaka haberin olur, telafi ederiz..